Çoklu kişilik bozukluğu veya Dissosiyatif Kimlik Bozukluğuna sahip kişiler, farkında olarak veya olmayarak bünyelerinde alternatif kişilikler geliştirirler. Gelişen bu kişilikler, öz kişilikten tamamen farklı olabilir. Örneğin öz kişilik çok kibarken, gelişen bu kişilik çok kaba olabilir.
1977 yılında, Ohio Üniversitesinin kampüsünde 3 kadına tecavüz ettiği ortaya çıkan Billy Milligan da çoklu kişilik bozukluğuna sahipti. Mağdurlardan biri Billy’i tarif ederken “3 yaşında bir kız çocuğu gibi davrandığını” söyledi. Tecavüz dışında silahlı soygun da işlediği suçlardan biriydi.
Mahkemedeki savunmasında ise nasıl tutuklandığını ve bu suçları işleyen kişilerin kim olduğunu bilmediğini söyledi. Mahkeme Heyeti davranışlarındaki değişikliklerden dolayı Billy’nin çok iyi bir oyuncu olduğunu düşündülerse de, yapılan testler sonucunda Billy’nin çoklu kişilik bozukluğuna sahip olduğu anlaşılarak akıl hastanesine yerleştirildi.
Billy akıl hastanesinde tedavi altındayken öz kişiliği de dahil 24 karaktere sahip olduğu anlaşıldı. Bu 24 karakteri ise istenen ve istenmeyen şeklinde 2 kategoriye ayırdığı ortaya çıktı.
“İstenen” ismine karar veren, Billy’nin Arthur ve Ragen karakterleriydi. Arthur ve Ragen bilinci paylaşabiliyordu. “İstenmeyen” karakterler ise Arthur ve Ragen’ın koyduğu kurallara uymuyordu. Doktorlar, Billy’nin kişiliklerini tek bir karakterde toplamaya çalıştılar. Uzun süre sonra fark ettiler ki Billy bunu çoktan yapmıştı. The Teacher (Öğretmen), tüm kişiliklerin toplandığı ancak hayatının çok az diliminde ortaya çıkan bir karakterdi.
Akıl hastanesinden çıktıktan sonra Ohio’da bir bakım evinde kalan Billy ve sahip olduğu tüm kişilikler, 12 Aralık 2014’te 59 yaşındayken kanserden hayata gözlerini yumdu.
Billy’nin hayatı yazarlara ve müzisyenlere ilham kaynağı oldu.
Billy’nin hayatı 1981 yılında Daniel Keyes tarafından kaleme alındı.
“Billy Milligan’ın Akılları” adlı roman 14 dile çevrildi ve ödüller aldı. İlk kitabın topladığı beğeni üzerine devam kitabı “Milligan Savaşları” da Fransa ve Japonya gibi ülkelerde yayımlandı.
Müzisyen Wilber Pan ise Billy’nin hayatından oldukça etkilendi ve “Billy’nin 24 Hikayesi” adlı bir şarkı yazdı.
‘Ben gerçekte kimim?’ sözlerinin bol bol geçtiği şarkı, Çin’de düzenlenen Çin Müzik Grafik Ödülleri’nde “Yılın Altın Melodisi” ödülünü aldı.
Son olarak çoklu kişilik bozukluğu ile alakalı olarak Billy’nin de hayatına oldukça benzerlik gösteren, başrolünde James McAvoy‘un olduğu 2016 yapımı ‘Split (Parçalanmış)’ filmini izlemenizi tavsiye ederiz.